31 Ağustos 2014 Pazar

Yaşayan dev barbie Ken ile buluştu!


Dev Barbie İle Ken Buluştu

Kendini dev bir Barbie bebeğe dönüştürme konusunda kararlı olan ve bu yolda emin adımlarla ilerleyen 46 yaşındaki Lacey Wildd, "insan" Ken Justin Jedlica ile buluştu.

 Kahve içmek için Fort Lauderdale'de buluşan ikili yakında birlikte hazırlayacakları bir TV programı hakkında konuştu. Wildd ile Jeolica, E! kanalında yayınlanan Botched adlı programda birlikte ekrana çıkmışlardı. Altı çocuk annesi Lacey Wildd, bugüne kadar tam 36 kez estetik operasyon geçirdi.


29 Ağustos 2014 Cuma

Sevimli Hayalet geçti önümden paten yaparak!

Konuşan fotolar dile geldi:
Buz pateni benim yaşam felsefem götür beni patene hacım!



Ozan Şirazi - Tayyip Dayı



Siyasi Türküler eleştirel bakış açıları ile Türkiyenin son halini irdeleyen türküler.

Ali Avaz - Tayyip'tir Tayyip



Nostaljik bir siyasi türkü videosu.Tozlu raflardan indi Cumhurbaşkanlığına kadar "bindi."

Türbanlı kızlar çoştu bi kere.


Bunların her tarafı örtü olsa ne yazar aq mun

Satın Eşşek sıpaları türküsü Akp'li vekili kızdırdı.

'Eşek sıpası' AKP'li vekili çok kızdırdı

AK Parti Milletvekili Mustafa Şahin 'satın eşşek sıpaları' türküsünü söyleyen Kutsal Evcimen ve Sinan Güngör hakkında inanılmaz açıklamalar yaptı

AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, CHP’li Arguvan Belediyesi tarafından organize edilen 11. Uluslararası Arguvan Türkü Festivali’nde sahneye çıkan Kutsal Evcimen ve Sinan Güngör’ün birlikte söylediği Âşık Kul Fakir’e (Rıza Karahan) ait “Satın Eşşek Sıpaları” türküsü üzerine AKP’ye yakın basın yayın organlarında “sanatçı müsveddesi, soytarı, yoncası fazla kaçmış hayvan” gibi açıklamalar yaptı.

Yaşananları gazetemize değerlendiren sanatçı Kutsal Evcimen, Satın Eşşek Sıpaları adlı bu türkünün 25-30 yıllık geçmişinin olduğunu anımsatarak “Taksim Gezi Parkı ve ülkenin yaşadığı sorunlara ışık tutabilmesi amacıyla seçtik” dedi. Ülkede yaşanılan olayları yansıtması bakımından sanatçı duruşu gösteriyoruz, Şahin’e dava açmaya hazırlanıyoruz.Bu ülkenin çocukları, Berkin, Ali İsmail, Mehmet Ayvalıtaş ölüyorsa, Gezi Parkı’nda çok sayıda insan çıkan olaylarda yaralandıysa, halen ülkede çok sayıda insan sıkıntı yaşıyorsa bu tür türküler de maalesef tam yerini bulmuş oluyor” diye konuştu.



Kekeç oğlan yalanda bir numara!

"Vay Kekeç vay dilin kemiği yok at bire yalancı pelvan :) "


Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç, Ahmet Necdet Sezer hakkında söylediklerinde coştukça coştu. Ancak ikaz edilince özür de dilemedi.

Kanal 24’teki programa katılan Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç öyle sözler söyledi ki, bir an duraksadığında kendisi dahi söylediklerine şaşırdı.

Ahmet Kekeç dünkü program sırasında eski Cumhurbaşkanı Sezer’in Cumhurbaşkanlığı dönemine dair aynen şöyle dedi:

“Deprem olmuş, 10 binlerce insan ölmüş, Gölcük depreminden bahsediyorum. Cumartesi – Pazar diye dışarıya çıkmıyor. Çıkmıyor yani. Bir siyasetçiyi ara, bir depremzedeyi ara, olay yerine git.”

Ahmet Kekeç, Sezer hakkında bu yorumda bulundu ancak Gölcük depremi 17 Ağustos 1999 yılında oldu. Ahmet Necdet Sezer ise Cumhurbaşkanı olarak göreve 16 Mayıs 2000 yılında başladı. Yani, Gölcük Depremi sırasında Ahmet Necdet Sezer Cumhurbaşkanı değildi.

Kekeç programda söylediği bu yalanı gelen uyarıların ardından fark ediyor ancak hiçbir şey olmamış gibi konuşmasına devam ediyor.

Bu fıstık gibi kız eşcinsel çıktı!

Olacak iş mi eşcinsel çıktı..

2008 yılında İspanya güzeli seçilen Patricia Yurena Rodriguez eşcinsel çıktı. Patricia kendisi gibi bir güzel bir kadın ile samimi şekilde çekilmiş fotoğraflarını sosyal medyada paylaştı. Tescilli güzel dünya aleme ilan etti eşcinsel olduğunu..

Bugün manşetlerde yerini alan bu haber bugün dünya gündemine düştü. Bir çok erkeğin hayalini kurduğu güzellik kraliçesi eşcinsel çıktı. 2008 yılında İspanya güzeli seçilen ve 2013’te Kainat Güzeli yarışmasında ülkesini temsil eden Rodriguez, Instagram’da kendisi ve sevgilisi Vanessa Cortes’le olan fotoğraflarını sergiledi ve fotoğrafların altına da ‘Romeo ve Juliet gibiyiz’ yazdı. Rodriguez’in bu açık ve net tavrı, pek çok kullanıcıdan alkış aldı. aşk dolu bu fotoğrafların altında, pek çok kullanıcı Rodriguez’i cesareti ve gizlenme gereği duymadıkları için kutladı.

HERKESE TEŞEKKÜR ETTİ

Rodriguez, ‘Bu fotoğrafı çok doğal ve düşünmeden yayınladım. Herkese destek mesajları için teşekkür ederim. Bu konuda takdir görmek mutluluğuma mutluluk kattı’ diyor. 24 yaşındaki kraliçenin sevgilisi Vanessa Cortes ise ünlü bir müzisyen ve DJ.

Eks aşkı evlendi Özge twitterda tt oldu!

Özge Özpirinçci neden TT oldu?

Yakışıklı oyuncu Engin Altan Düzyatan sevgilisi Neslişah Alkoçlar ile evlenmesi sosyal medyada geniş yankı buldu. Düzyatan'ın eski kız arkadaşı Özge Özpirinçci Twitter'de TT oldu.

Türkiye'nin en başarılı oyuncularından Engin Altan Düzyatan ile güzel oyuncu Özge Özpirinçci 5 yıllık birlikteliklerini geçtiğimiz yıl sonlandırmıştı. Engin Altan Düzyatan sonrasında sosyetik güzel Neslişah Alkoçlar ile aşk yaşamaya başlamıştı.

Engin Altan Düzyatan ile Neslişah Alkoçlar önceki akşam Hayal Kahvesi Çubuklu 29'da nikah masasına oturdu. Engin Altan Düzyatan ile Neslişah Alkoçlar'ın nikah şahitliklerini Şadan Kalkavan, Atilla Özhamarat, Alpay Düzyatan ve Basri Vardarlı yaptı.

Sade fakat şık bir törenle dünya evine giren Engin Altan Düzyatan ve Neslişah Alkoçlar çifti, nikah sonrası mutluluk pozları verdi. Neslişah Alkoçlar nikah memuruna "Sonsuza kadar evet" yanıtını verirken, Engin Altan Düzyatan "evet" demekle yetindi.


Nikahın olduğu saatlerde ise sosyal medya Özge Özpirinçci'yi konuştu. Tatar Ramazan dizisindeki rol arkadaşı Burak Yamantürk ile aşk yaşayan 28 yaşındaki başarılı oyuncu Özge Özpirinçci'ye sosyal medyadan destek yağdı.

Özge Özpirinçci, Engin Altan Düzyatan ile Neslişah Alkoçlar'ın nikahının olduğu sıralarda Twitter'da TT oldu. Sosyal medya kullanıcıları Engin Altan Düzyatan'ın 5 yıllık sevgilisi Özge Özpirinçci ile değil de Neslişah Alkoçlar ile evlenmesine tepki gösterdi.

AKP'de 70 isim topun ağzında!

AKP'nin yeni Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun 62. hükümeti kurma görevi alması sonrası bugün de yeni Bakanlar kurulunun açıklanması bekleniyor.


 Davutoğlu yeni kabinesinde önemli değişikliklere yer verecek. Yeni Bakanlar AK Partide ''Değişim'' olarak nitelense de bir tasfiyenin de habercisi olacak.

Yeni kabinede özellikle 3 döneme takılan bazı isimlerin bakanlık görevinden alınacağı ve yerlerine Bülent Arınç'ın ''Yeni yetmeler'' olarak nitelediği bazı milletvekillerinin atanacağı belirtiliyor. Arınç'ın da Başbakan yardımcılığı görevinden alınıp yerine Ankara milletvekili Yalçın Akdoğan'ın getirileceği vurgulanıyor.

4 KURUCUNUN YOLLARI...
Böyle bir değişiklik AK Partiyi kuran 4 isimden biri olan Bülent Arınç'ın da önemli güç kaybetmesine neden olacak. Arınç üç döneme takıldığı için 2015 de milletvekili adayı da olamayacak. AK Partiyi kuran 4 isimden Abdullah Gül, 7 yıllık Cumhurbaşkanlığının ardından en azından 2015 seçimine kadar köşesine çekilecek. AKP, kongresini 27 Ağustos'a alarak 28 Ağustos'ta görev süresi dolan Gül'ün partiye dönüp Genel Başkan adayı olmasını engellemişti.
4 isim arasında yer alan eski Başbakan yardımcısı ve Maliye Bakanı Abdüllatif Şener partiden tamamen koparken, Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olarak Çankaya'ya çıktı. Böylelikle Gül-Erdoğan-Şener ve Arınç dörtlüsünün siyasetteki yolları ayrıldı. Arınç'ın bakanlık görevinden alınması zincirin bir halkasını daha koparacak.

70 İSİM DE SIRADA
AKP'de aralarında bakanların da bulunduğu 70 isim de 2015 seçimleri öncesi aktif siyasete veda edecek ve en az 4 yıl süreyle parlamentodan uzak kalacak. Bu kapsama çok sayıda bakan ve parti yöneticisi giriyor. ''Tasfiye'' olarak nitelenen ve 2015'de aktif siyasetten kopacak AKP'li isimler şöyle:

KABİNE: Bülent Arınç, Beşir Atalay, Bekir Bozdağ, Ali Babacan, Ömer Çelik, Mehdi Eker, Faruk Çelik, Mevlut Çavuşoğlu, Hayati Yazıcı, Taner Yıldız.
PARTİ YÖNETİMİ: Abdülkadir Aksu, Hüseyin Çelik, Salih Kapusuz, Bülent Gedikli, Reha Denemeç, Nükhet Hotar, Haluk İpek.

MİLLETVEKİLLERİ: Cemil Çiçek, Sadullah Ergin, Nihat Ergün, Binali Yıldırım, Egemen Bağış, Suat Kılıç, Hüseyin Tanrıverdi, Edip Uğur, Fatma Şahin, Nurettin Canikli, Mustafa Elitaş, Burhan Kuzu, Nimet Baş, Recep Akdağ, Necati Çetinkaya, Sadık Yakut, Vecdi Gönül, Nafiz Özak, Mehmet Ali Şahin, Sefer Üstün, Cevdet Erdöl, Mustafa Ataş, Halide İncekara, Sait Açba, Ruhi Açıkgöz, Rıza Alaboyun,  Fahrettin Poyraz, Vahit Kiler, Bayram Özçelik, Ali Küçükaydın, Mehmet Daniş, Ünal Kaçır, Enver Yılmaz, Nevzat Pakdil, Hakkı Köylü, Muzaffer Baştopçu, Fehmi Kinay, Mehmet Katsal, Nusret Bayraktar, Şaban Dişli, Yılmaz Demir, Mustafa Demir, Ahmet Yeni, Afif Demirkan, Yahya Akman, Şükrü Ayala, Zeyit Aslan, Köksal Toptan, Ziyaettin Akbulut, Mehmet Sarı, Kerim Özkul, Harun Tüfekçi, Hasan Ali Çelik, Murat Yıldırım.

Erdoğan köşk'te HDP'lilerle "kakara kikiri" yaptı!

Erdoğan çiftini kahkahaya boğdu
Çankaya Köşkü’nde dün akşam verilen resepsiyonda Erdoğan ile HDP'liler arasında ilginç diyaloglar yaşandı.

HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in yaptığı espriler, Erdoğan çiftini uzun süre güldürdü.

Cumhurbaşkanlığı görevini devralan Recep Tayyip Erdoğan, devir teslim törenine katılan yerli ve yabancı konuklarını resepsiyonda ağırladı.

Milliyet gazetesi Erdoğan'ın Çankaya'daki ilk resepsiyonundan notları okurlarıyla paylaştı.

Konuklarıyla yakından ilgilenen Erdoğan'ın resepsiyona katılan HDP’li milletvekillerle yaptığı sıcak  sohbet dikkatlerden kaçmadı.

Erdoğan, Pervin Buldan, İdris Baluken, Hasip Kaplan, Nazmi Gür, Kemal Aktaş, Adil Zozani, Erol Dora ve Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık’ın bulunduğu masaya geldi.

Buldan, Erdoğan’ı “Hayırlı olsun sayın cumhurbaşkanım” sözleriyle karşıladı. Erdoğan, HDP’lilerden, bölgenin sorunlarına ilişkin bilgi aldı. Erdoğan, HDP’lilerle Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde yapımı süren havalimanı hakkında da bilgi alışverişi yaptı.

SAKIK AĞRI'YA DAVET ETTİ
Ağrı Belediye Başkanı Sakık ise TBMM’deki yemin töreni sonrasında ve resepsiyonda Erdoğan’la Ağrı’nın sorunlarına ilişkin sohbet etti. Sakık,  “Sizi tebrik ediyorum. Hayırlı uğurlu olsun. Ağrı yoksul bir kent. Cumhuriyetin kuruluşundan beri ihmal edilmiş. Cumhurbaşkanı olarak ilk ziyaretinizi Ağrı’ya yapmanızı istiyoruz” dedi. Erdoğan ise Sakık’a, “İnşallah yakın bir tarihte Ağrı’ya geleceğim, konuğunuz olacağım” karşılığını verdi. Sırrı Süreyya Önder’in, Adıyaman’a davet etmesi üzerine, Erdoğan, 10 Ağustos’ta kendisine en yüksek oy veren illerden başlamak üzere gezilerine başlayacağı yanıtını verdi.

ÖNDER'İN ESPRİLERİ GÜLDÜRDÜ
Bu sırada Emine Erdoğan’ın “Siz nerelisiniz?” diye sorması üzerine, Önder, “Adıyamanlıyım, Çok afedersiniz Türküm, tedavi oluyorum“ yanıtını verdi. Önder’in esprisi Erdoğan çiftini ve masayı güldürdü.  Önder’in “Tarım Bakanı Mehdi Eker’den tespih istedim, vermedi. Verseydi tekrar bakan olması için dua edecektim” sözlerine Erdoğan çifti uzun süre güldü.

BARZANİ KATILDI
Sohbete, resepsiyona katılan isimlerden Irak Kürdistan Bölgesel Hükümeti Başbakanı Neçirvan Barzani de katıldı. Barzani ile Erdoğan, bölge sorunları konusunda sohbet etti. Barzani, Erdoğan’ı, IŞİD’le yürütülen mücadelede ilerleme kaydettiklerini kaydetti.

HDP'Lİ VEKİLİN ÖZEL'DEN TALEBİ
HDP’li Zozani, Milli Savunma Bakanı Yılmaz ile sohbet eden Genelkurmay Başkanı Özel’in yanına giderek, kendisini tanıttı ve Hakkari Kalesi’nin askeri alan olduğunu, kendilerine verilmesi halinde park haline getireceklerini belirtti ve “Hatta restore edip verirseniz daha iyi olur” diye konuştu. Özel ise olumlu veya olumsuz bir yanıt vermedi ancak restorasyonla Kültür Bakanlığı’nın ilgilendiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, resepsiyonun ardından tören için Türkiye’ye gelen devlet ve hükümet başkanları onuruna akşam yemeği verdi.

Jessica Alba'dan milyarlık reklam.

Milyar dolarlık Alba

Hollywood yıldızı Jessica Alba’nın Honest Co. adlı şirketi yükselmeye devam ediyor.

Uygun fiyata doğa dostu bebek ürünleri ve temizlik malzemeleri satan şirketin piyasa değeri 1 milyar doları buldu. 275 çalışana sahip şirketin bu yılki ciro hedefi 150 milyon dolar. Alba’nın şirketi aynı zamanda karının hatırı sayılır bir miktarını sosyal sorumlulukla uğraşan organizasyonlara bağışlamasıyla ünlü.

UEFA Avrupa ligi rakipleri belli oldu.

UEFA Avrupa Ligi grup kuraları, bugün çekildi. Monaco’da Türkiye saatiyle 14.00’te başlayan kura çekimine Şampiyonlar Ligi play-offlarından gelen 12 takım başta olmak üzere toplam 48 takım katıldı.

Beşiktaş C Grubu'nda İngiltere ekibi Tottenham, Sırp temsilcisi Partizan ve Yunan ekibi Asteras'a rakip oldu.

Trabzonspor ise Ukrayna'dan Metalist Kharkiv, Polonya temsilcisi Legia Varşova ve Belçika'dan Lokeren'le aynı grupta yer aldı.

Beşiktaş'ın Avrupa Ligi fikstürü: Asteras Tripolis(E), Tottenham(D), Partizan(D), Partizan(E), Asteras Tripolis(D), Tottenham(E)
Trabzonspor'un fikstürü: Metalist Kharkiv(D), Legia Varşova(E), Lokeren(E), Lokeren(D), Metalist Kharkiv(E), Legia Varşova(D)

Tuba öpüşme iddialarına sert çıktı!

Öpüşme iddialarına ne cevap verdi?

Tuba Ünsal'dan, Aras Bulut İynemli ile öpüştüğü iddialarına sert açıklama ile yanıt verdi... Dava açmaya hazırlanıyor.

Murat Pilevneli’den ayrılıp Mirgün Cabas’la evlenen Tuba Ünsal’ın, Aras Bulut İynemli ile emirgan’da bir pizzacıda öpüştüğü iddia edildi.

Dedikodulara göre Ünsal ile İynemli geçen hafta cuma günü Emirgan Pizza’da öpüşürken görüldü. İkili, 3 gün sonra da birçok ünlünün katıldığı İynemli’nin doğum günü partisinde samimi pozlar verdi.

Basında yer alan habere karşı, Tuba Ünsal İnstagram sayfasından bir açıklama yaptı. Bu iddiaların gazete haberlerine yansıması üzenine Tuba Ünsal, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"23 Ağustos akşamı yakın arkadaşımız Aras Bulut İynemli'nin doğum gününden paylaştığım bir fotoğrafı sosyal medya hesabımdan alarak 'günün dedikodusu' başlığı ile servis eden, beni ve ailemi toplumun gözünde küçük düşürecek, kasıtlı ve maksatlı iftira haberi hazırlayan, doğruluğunu ispatlamadan yayınlanmasına onay veren gazete ve gazete yöneticilerini esefle kınıyorum. Kalabalık bir grup arkadaşımızla birlikte kutlama yaptığımız gecede bu haberin gerçek olmadığına başta arkadaşım Aras Bulut İynemli'nin kız arkadaşı olmak üzere onlarca kişi de tanıklık edecektir. Gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan düzmece bu haberi yayınlayan gazetenin açtığımız en ağır tazminat davası ile cezalandırılacağına eminim."

27 Ağustos 2014 Çarşamba

Kucak kucağa aşk tatili

Yakında dünyaevine girecek olan Kim Kardashian ve basketbolcu nişanlısı Kris Humphries Bora Bora adasında ön balayı yaptı.

NBA oyuncusu olan Kris’in ilk defa Kardashian ailesiyle beraber tatile çıktığı bildirilirken çift kameralara aldırmadan aşklarını yaşamaya devam etti.

KUCAK KUCAĞA TATİL (GALERİ)

Pasifik Okyanusundaki Bora Bora’da ailesi ile birlikte tatil yapan Kim, New Jersey Nets’in yıldızıyla oldukça mutlu gözüküyordu.Kim’e 20.5 karatlık 2 milyon dolarlık elmas yüzük ile evlenme teklif eden Kris’in, aileye katılmaya hak kazandığı söyleniyor. 30 yaşındaki Kim Kardashian benim için ailem çok önemli, bu tatil ben ve Kris için bir test olacak şeklinde konuştu.

Emma Stern 2014 kış koleksiyonu



Emma Stern 2014 kış koleksiyonunu tanıttı.

Seksi model Emma Stern, iç çamaşırı çekimi için objektif karşısına geçti.

Bir markanın 2014 kış koleksiyonunu tanıtan Emma, kusursuz vücuduyla kendine hayran bıraktı.


Yeni klibi için o da soyundu.


Siyahi bir erkeğin eşlik ettiği klibi tanıtmak için sabırsızlandığını ifade eden Emelie Forest You Tube'de hayranlarının fikirlerini sordu...

 Direktörlüğünü Mike Spooner, Prodüktörlüğünü Mads Mardstand'ın yapmış olduğu Drunk Tonigtht (bu gece sarhoş) adlı klipte cesur pozlar veren Emeli De Forest hayranlarından tam not aldı. Emelie de Forest Face Book sayfasında sevenlerine "işte resmi video görüntülerim, ne düşünüyorsunuz?" sorusunu yöneltti.




Evlenmeden önce son bir defa...

Geçtiğimiz günlerde aile arasında sade bir nişan yapan Doğa Rutkay ve Kerimcan Kamal, önceki akşam Nişantaşı'nda görüntülendi.

 Arkadaşlarıyla yemek yiyen ikili keyifliydi. Uzun süredir Çeşme'de tatil yapan ikili, Eylül'de evleneceklerini sosyal medyadan duyurmuştu.

Eylül’de televizyoncu Kerimcan Kamal ile evlenecek olan Tabiat Rutkay son hazırlıkları tamamlamak için evvelki gün City’s alışveriş merkezine geldi. Bir haftadan daha az zaman kaldığını ifade eden Tabiat Rutkay “Aklım Çeşme’de kaldı ancak Güldür Güldür’ün çekimleri ve son hazırlıklar için gelmeliydim’ olacak şekilde açıkladı .

Bahar Öztan yıllar sonra hala taş gibi.

Yeşilçam'ın gamzeli güzeli Bahar Öztan plajlarda görüntülendi.

 Bodrum Marina'da görünütlenen yeşilçam güzeli, yorgunluğunu atmak için geldi. Gamzeli Güzeli diye tanınan Bahar Öztan Bodrum'da tatilinin tadını cıkartıyor

Yeşilçam’ın gamzeli güzeli olarak bilinen ünlü oyuncu Bahar Öztan sezonun yorgunluğunu üzerinden atmak için soluğu tatil cenneti Bodrum Marina’da aldı.İlerleyen yaşına rağmen düzgün fiziğiyle dikkatleri üzerine çekmeyi başaran ünlü oyuncu güzelliğiyle adeta yıllara meydan okuyor.Bahar Öztan 1962 doğumlu olmasına rağmen halen genç kız gibi.


Lee Spor kıyafet giydi yürekleri hoplattı.

Eşinden yeni boşanan taze duldan gözlere ziyafet!

Spor kıyafetleriyle göz doldurdu!Miami Sahilleri'nde renkli kokteyller içerken objektife takılan Jennifer Nicole Lee, tüm dünyaya mesaj verdi.

En çok satan kitapların yazarı fitness uzmanı Lee, sokaklarda salsa yaptı.
Eşinden henüz boşanan sarışın güzel, spor kıyafetleriyle göz doldurdu.




Bakanlara küfreden aktrol Süleyman Soylu'nun adamı çıktı.

Başta Maliye Bakanı Şimşek ve bazı AKP’li vekillere ettiği hakaretlerle tanınan Esat Ç. adlı Twitter hesabının, Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun ekibinde yer alan 23 yaşındaki E.B.U olduğu iddia ediliyor.

Twitergate skandalı, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı’nın ardından AKP Genel Merkezi’ne sıçradı. “Gizli Arşiv”, “Kuşçubaşı Eşref” isimli meşhur Aktroll hesaplarının ardından, bakanlara küfür ederek “ayar” veren Esat Ç. İsimli Twitter hesabı da deşifre oldu. Taraf’ın haberine göre; söz konusu hesabın, AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun ekibinde yer alan ve 28 Kasım 1991 doğumlu E.B. U. isimli vatandaş tarafından kontrol edildiği tespit edildi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek başta olmak üzere birçok bakan ve milletvekiline “hakaret eden” Esat Ç. isimli hesabın sahibinin AKP tarafından bilinmesine rağmen, bugüne kadar hakkında bir işlem yapılaması da dikkatlerden kaçmadı.

ESAT Ç. NASIL YAKALANDI?
Taraf gazetesinden Hüseyin Özay’ın haberine göre; Gezi Parkı Eylemleri’nin ardından oluşturulan AKP Troll ekibi, tek tek deşifre olmaya başladı. Bu ekibin başında gelen ve küfürlü mesajları ile gündemden düşmeyen Esat Ç. İsimli sahte Twitter hasabının da kime ait olduğu kesinleşti. Söz konusu hesaplarla ilgili olarak, Cumhuriyet savcılıklarına çok sayıda şikâyet dilekçesi verildi. Şikâyet dilekçeleri doğrultusunda hesaplarla ilgili soruşturma açıldı. Ve mahkeme kararları ile de teknik takip başlatıldı. İşte bu takip esnasında, AKP’nin sahte Aktroll hesapları deşifre oldu. Yine bu teknik takip sırasında, 0 531 959 23 XX nolu Turkcel’e kayıtlı ancak Vodafone geçmiş telefon numarasından Esat Ç. İsimli hesaba sürekli mesaj atıldığı belirlendi. Söz konusu hattın daha sonra kapatıldığı tespit edildi.

AKP GENÇLİK KOLLARI’NDA ÇIKTI
Bu gelişme üzerine telefon hattının kimin tarafından kullanıldığına yönelik çalışma yapıldı. Yapılan bu çalışma sonucunda ise, söz konusu hattın, 28 Kasım 1991 doğumlu baba adı Recep olan E.B.U. isimli bir vatandaş tarafından alındığı ve kullanıldığı saptandı. Söz konusu gençle ilgili yapılan çalışmada ise E.B.U.’nun, İstanbul AKP Gençlik Kolları’nda görevli olduğu ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun koordinatörlüğünde oluşturulan Ak troll ekibin de içinde yer aldığı belirlendi. Söz konusu bilgiler de yine bu teknik takip esnasında ulaşıldı. Halen, İstanbul’da ve Mevlana mahallesinde oturan Esat Ç.’nin Başbakan’ın danışmanları tarafından da tanınması dikkat çekti.

BAKANLARA KÜFÜR ETTİ
Esat Ç. İsimli sahte Twitter adresi, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek başta olmak üzere bazı AKP’li bakan ve milletvekillerine “ettiği hakaret içeren mesajlarla” biliniyor. 23 yaşında bir genç tarafından atıldığı tespit edilen söz konusu mesajlarla ilgili olarak bugüne kadar bir işlem yapılmadı. Bu durum, Aktrollerle ilgili soru işaretlerinin daha da artmasına yol açtı.
Daha önce de Gizli Arşiv ve Kuşlubaşı Eşref gibi sahte Twitter hesaplarının kimler tarafından kontrol edildiği de tespit edilmişti. Bu hesaplarla ilgili de çok sayıda şikâyet dilekçesi verildiği öğrenildi.

İzmirli lolita İstanbul'a geliyor.

Moda tasarımı okuyan İzmir'li lolita Merve Çelik, kısa sürede aranan modellerin arasına girmeyi başardı...

Moda tasarımı okuyan İzmir'li lolita Merve Çelik, kısa sürede aranan modellerin arasına girmeyi başardı ve lolitaya İstanbul yolu göründü.

Duru ve zinde güzelliğini spora borçlu olduğunu söyleyen güzel, bu tutkusunu şu çümlelerle anlatıyor: "Spor yapmayı çok severim, çok küçük yaşta başladım spor yapmaya ve 6 yaşında Jimlastik yaptım bunu 3 sene devam ettirdim. Kick boxs, fitness, pilates ve voleybolla ilgilendim. Her türlü sporu yapıyorum aslında spor benim herşeyim diyebilirim.

Merve Çelik İzmir Salih İşgören Lisesi'nde moda okuyor. En büyük dileği ise ünlü bir modacı ve model olmak.

Hem modacılığı hem de modelliği aynı ayna yürütmek ve idealinin kendi tasarımlarını podyumda sergilemek olduğunu söyleyen genç ve güzel moda tasarımcısı adayını, önümüzdeki günlerde İstanbul'da ne gibi heyecanların beklediği şimdiden takipçilerinin merak konusu oldu bile.

Alman topmodellen Als'ye çıplak destek


Alman Top Model Micaella Schaffer, Berlin'de Sokak Ortasında neredeyse çırılçıplak Soyunup bir Kova Buzlu Suyu ALS Hastalarına Destek verme Amaçlı Kafasından Aşağı döktü...

Geçtiğimiz Dönemlerde de Türkiye'ye gelerek bazı çalışmalara İmza attan Almanya'nın en tanılan Top Modellerinden Micaella Schaffer, ALS Hastalarına Destek verme amaçlı ilginç bir yöntem kulandı. 

Sokak Ortasında çırılçıplak Soyunup bir Kova Buzlu Suyu ALS Hastalarına Destek verme Amaçlı Kafasından Aşağı döktü.

Sibel Kekilli ile gurur duyuyor.

Ünlü oyuncu Emre Karayel, Sibel Kekilli'yi öve öve bitiremedi.

Emre Karayel, önceki akşam düzenlenen 66. Emmy Ödülleri Töreni'ni, Fox TV'nin davetlisi olarak izledi.

Karayel, Los Angeles Nokia Theatre'da düzenlenen törende, 'Game of Thrones'da Shae'yi canlandıran Sibel Kekilli'yle de sohbet etme fırsatı buldu.

Ünlü oyuncu, Kekilli için şu yorumu yaptı: 'Onunla gurur duyuyorum, çok tatlı birisi.'

12 Ağustos 2014 Salı

Robin Williams'ın intihar etmeden önceki son karesi.

İntihar ettiği öne sürülen 63 yaşındaki yıldızdan geriye, Instagram'da paylaştığı fotoğraflar kaldı.



Sneijder ve Yolanthe'nin aşk tatili

Galatasaray'da top koşturan Hollandalı futbolcu Wesley Sneijder karısı Yolanthe Cabau ile Ibiza'da aşk tatili yapıyor.
Kaldıkları otelin havuz başında görüntülenen çift, bir an olsun birbirlerinden ayırmadı




11 Ağustos 2014 Pazartesi

Aşırı Güneş katarakt yapıyor.

Namık Kemal Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Gamze Varol Saraçoğlu, çocukların, gebelerin, yaşlıların ve kronik hastalığı olanların özellikle çok nemli havalarda doğrudan güneşe maruz kalacak şekilde dışarı çıkmaması gerektiğini belirtti.

Risk grubundaki kişilere dışarı çıkarken şapka ve güneş gözlüğü kullanmasını öneren Saraçoğlu, şöyle konuştu: "Güneşe fazla maruz kalmak, gözlerde erken yaşta katarakt oluşmasına neden oluyor. Ayrıca cilt kanserini de tetikliyor. Sürekli dışarıda çalışmak zorunda kalan işçiler de güneş gözlüğü kullanmalı. Koruyucu kremler de cilt kanserinin önlenmesi açısından önemli. Özellikle dudak ve burun kenarları ve kulak kepçesinin olduğu bölümler güneşe daha fazla maruz kalıyor. Buraları daha çok korumalı."

Saraçoğlu, aşırı sıcaklarda su ya da maden suyu içilmesini önerdiklerini, mısır şurubuyla tatlandırılmış ürünleri tavsiye etmediklerini kaydetti.

Dikkat sıcak hava baş ağrısı yapıyor

Sıcak hava baş ağrısı yapıyor.

Güneş ışınları etkisini artırdıkça, baş ağrılarının şiddeti de artabiliyor. Ancak bu durum, yaz mevsiminin keyfini çıkarmaya engel değil.

Sıcak hava baş ağrısını tetikleyen faktörler arasında. Ancak bulunulan ortamdaki hava sıcaklığının kontrol edilmesi ve uygun tedavi yöntemlerinin uygulanması ile yaz ayları daha keyifli hale gelebilir.

Memorial Antalya Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Bilge Bıyıklı, yaz aylarında rahatsız edici boyutlara ulaşabilen baş ağrıları hakkında bilgi verdi ve sıcakların tetiklediği ağrılara karşı alınabilecek önlemleri şöyle anlattı:

UZUN SÜRE KLİMA KULLANIMI BAŞ AĞRISINI TETİKLER
“Mevsimsel değişiklikler baş ağrıları üzerinde etkilidir. Yaz aylarında, sıcakların artmasıyla baş ağrısı şikâyetlerinde de artış gözlenmektedir. Kronik ağrıları olan kişiler bunun çoğunlukla farkına bile varamayabilir. Oysaki bilimsel çalışmalar sıcak havalarda damarların genişlemesiyle baş ağrılarının da arttığını göstermektedir. Sıcak hava, tansiyon yükselmelerine neden olduğu için özellikle hipertansiyon hastalarında tehlikeli bir durum yaratabilir. Yüksek tansiyon da sıklıkla, kendisini ensede ağrı ile gösterir. Sıcakların yanında lodos da özellikle migreni tetikleyen en önemli nedenlerden biridir. Sıcaklar nedeniyle artan klima kullanımı da, baş ağrılarına neden olur. Klimalı ortamda uzun süre bulunmak baş ağrılarına yol açabilir.

Seçim sonrası doların ateşi düştü

Analistlere göre, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ilk turda Cumhurbaşkanı seçilmesiyle, seçim belirsizliğinin ortadan kalkması ve Moody's'in de Türkiye notunda bir güncelleme yapmaması, piyasalardaki gerilimi de azalttı. Moody's Türkiye'nin Baa3 düzeyinde olan "negatif" görünümlü kredi notunu güncellemedi.

Dolar, 2.1880 lira ile geçen Mart ayından bu yana bu yana çıktığı en yüksek düzeyden, bu sabah saatlerinde 2.1365 liraya kadar çekildi. Ancak daha sonra gelen alımlarla 2.14 liranın üzerine çıkan dolar, 2.1430 - 2.1450 lira arasında hareket etmeye başladı.

Avrupa para birimi Euro da, seçim öncesi çıktığı 2.92 lira düzeylerinden 2.86 liraya kadar gevşedikten sonra, biraz toparlanarak 2.87 liranın üzerine döndü. Yarı yarıya dolar ve Euro'dan oluşan döviz sepeti de, 2.55 lira düzeylerinden 2.50'nin de altına geriledikten sonra, yeniden bu düzeyi aştı.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi oluşan belirsizlik ve uluslararası kredi derecelendirme şirketi Moody's'ten "negatif" beklentilerle 2.1880 liraya kadar tırmanan dolar, seçim sonrası ilk işlemlere 2.14 liranın altında başladı.

Analistlere göre, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ilk turda Cumhurbaşkanı seçilmesiyle, seçim belirsizliğinin ortadan kalkması ve Moody's'in de Türkiye notunda bir güncelleme yapmaması, piyasalardaki gerilimi de azalttı. Moody's Türkiye'nin Baa3 düzeyinde olan "negatif" görünümlü kredi notunu güncellemedi.

Dolar, 2.1880 lira ile geçen Mart ayından bu yana bu yana çıktığı en yüksek düzeyden, bu sabah saatlerinde 2.1365 liraya kadar çekildi. Ancak daha sonra gelen alımlarla 2.14 liranın üzerine çıkan dolar, 2.1430 - 2.1450 lira arasında hareket etmeye başladı.

Avrupa para birimi Euro da, seçim öncesi çıktığı 2.92 lira düzeylerinden 2.86 liraya kadar gevşedikten sonra, biraz toparlanarak 2.87 liranın üzerine döndü. Yarı yarıya dolar ve Euro'dan oluşan döviz sepeti de, 2.55 lira düzeylerinden 2.50'nin de altına geriledikten sonra, yeniden bu düzeyi aştı.

Sınırlı sayıda Zenga üretilecek.

Quattroporte Zegna üretimine başladı
Spor otomobil markası Maserati, ünlü İtalyan moda tasarımcısı Ermenogildo Zegna ile yaptığı işbirliği çerçevesinde limitli sayıda Quattroporte Zegna versiyonunun üretimine başladı.

Tofaş'tan yapılan açıklamaya göre, Maserati sadece 100 adet üretilecek olan Quattroporte Zegna için dünyaca ünlü İtalyan fotoğrafçı Fabrizio Ferri’nin gerçekleştireceği özel fotoğraf çekimi ile Eylül 2014’te New York, Şubat 2015’te Dubai ve 2015 ilkbaharında Milano’da tekrarlanacak bir dizi etkinlik planladı.

Quattroporte Zegna’nın sergileneceği her şehirde, hayatını elleriyle kazanan 25 kişiyi görüntüleyecek olan Ferri’nin, fotoğrafını çekeceği 100 kişi arasında müzisyenler, aşçılar, atletler ve sanatkârlar yer alacak. Bu fotoğraflar, 100 adet üretilen Maserati Quattroporte Zegna’nın tanıtımını yapan One of 100 kitabında yer alacak.

'Seçimin galibi İhsanoğlu ve Demirtaş'

'Seçimin galibi İhsanoğlu ve Demirtaş'

Cumhurbaşkanı seçimi sonuçlarını değerlendiren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, ''Seçimin galibi Erdoğan değil; devlet mekanizmasına karşı büyük bir cesaretle yarıştıkları için İhsanoğlu ve Demirtaş'tır'' dedi. Kılıçdaroğlu, partisinin kurultaya gitmesini gerektiren bir sebep olmadığını söyledi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Köşk seçimi sonuçlarıyla ilgili ilk değerlendirmesini yaptı. Kılıçdaroğlu, seçimin kaybedeninin, demokrasi ve temiz siyaset olduğunu savundu.

"Bugün olsa yine İhsanoğlu'nu aday gösterirdim" diyen CHP Lideri'ne göre seçimin galibi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan değil, devlet mekanizmasına karşı büyük bir cesaretle yarıştıkları için Ekmeleddin İhsanoğlu ve Selahattin Demirtaş.

Cumhuriyet Gazetesi'ne konuşan Kılıçdaroğlu, sandığa gitmeyenleri de eleştirdi: ''Tatilciler, boykotçular ve diğer sandığa gitmeyen kesimler olmasaydı yüzde 51 oy oranını bulamayacaktı ve seçim ikinci tura kalacaktı. Bugün seçim olsa yine CHP’nin adayı olarak İhsanoğlu’nu gösterirdim. Türk siyaseti sayın İhsanoğlu gibi tertemiz bir ismi kazanmıştır.''

Seçim sonuçlarının CHP'de bir çatlama ya da bölünme yaratıp yaratmayacağı sorusunu da yanıtlayan Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

''Hayır, yaratmaz. Tabanımız hem adayına hem sandıklara sahip çıktı. Parti içinde bir çatlama için ortada bir gerekçe göremiyorum. Kurultaya gitmemizi gerektiren bir sebep yok. Ancak bu yönde bir taleple gelirlerse tabii ki olabilir.''

MHP'nin yeterince çalışmadığı yönündeki iddiaları da değerlendiren CHP Lideri, seçim öncesi yayınlanan anketlere tepki gösterdi: ''MHP'liler de ellerinden gelen çabayı gösterdi. Ben de tüm parti teşkilatımıza bir talimat verdim. MHP kesinlikle eleştirilmeyecek. Erdoğan’ın oy oranını daha yüksek gösteren araştırmalar, yurttaşlarımızın sandığa gitmesini engellemeye yönelik operasyonlardı. O araştırma şirketleri bu yaptıkları hareketle demokrasiye ihanet etmişlerdir.''

Fitch: Siyasi risk hala yüksek

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmasına rağmen Türkiye'de siyasi riskin hala yüksek olduğunu belirtti. Kuruluş, siyasi riskin not için kırılganlık olarak kalmaya devam edeceğini kaydetti.

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’ten cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında ilk değerlendirme geldi.

Kuruluş, Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmasına rağmen Türkiye'de siyasi riskin hâlâ yüksek olduğunu belirtti.

Fitch, seçimlerin sonucunun seçmenin büyük bölümünün Erdoğan'ı desteklediğini teyit ettiğini ifade etti.

Yezidi kadın ve çocukları diridiri gömdüler

Irak İnsan Hakları Bakanı Muhammed El Sudani, ülkenin kuzeyinde IŞİD'in 500 Yezidi vatandaşı katlettiğini söyledi.

Iraklı Bakan Sudani, terör örgütü IŞİD'in, bazı Yezidi çocuk ve kadınları ise, diri diri gömdüğünü açıkladı.

Iraklı bakan, çocuk ve kadınların diri diri gömüldüğünü gösteren kanıtlar olduğunu vurguladı.

Irak İnsan Hakları Bakanı Muhammed El Sudani, 300 Yezidi kadının da, IŞİD militanları tarafından kaçırılarak, köle yapıldığını belirtti.

4 Ağustos 2014 Pazartesi

Doğal destekleyici bir içecek : Ayran

Köpüğü, yağlı, aroması ve lezzetiyle vazgeçilmez tatlardan olan ayranın, hem sağlık açısından hem de serinletici etkisi nedeniyle özellikle yazın tüketilmesi tavsiye edildi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından "milli içki" olarak nitelendirilen ve her mevsim tüketilen içeceklerin başında gelen ayranın, yöreden yöreye yapılışı ince ayrıntılarıyla farklılık gösteriyor. Küçükbaş hayvancılığın, belde ve köylerinde yaygın olarak yapıldığı Şanlıurfa'da ayran, bölgeye özgü yağlı yoğurttan üretiliyor.

Lezzetindeki sırrı, köpüğündeki süt yağında gizli olan ayran, koyun sütünden yapılan yoğurttan üretildiğinde ise gerçek tadına ulaşıyor. Geleneksel yöntemlerin yanı sıra makinelerde de üretilen ayran, çeşitli evrelerden geçirilerek sofralara sunuluyor. Yaz aylarında sıcaklığın 50 derece civarına ulaştığı Şanlıurfa'da, özellikle yazın serinlemek için içecek olarak ayran tercih ediliyor.

Hem doğal hem serinletici

Harran Üniversitesi (HRÜ) Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Hayoğlu, sıcakların etkisi, günlük koşturmalar ve spor aktiviteleri sırasında vücudun su kaybederken mineral maddelerin de kayba uğradığını söyledi. Bunun sonucunda vücudun elektrolit dengesinin bozulduğunu, tansiyon, baş dönmesi, baş ağrısı, toleransın düşmesi, sinirlilik ve göz kararması ile halsizlik problemlerinin ortaya çıktığını belirten Hayoğlu, bu durumun sağlık problemleri ortaya çıkardığını dile getirdi.

Hayoğlu, vücuttan kaybolan su ve mineral maddelerin en kısa zamanda yerine konması gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Bunun ise doğal ve destekleyici gıdalar tarafından sağlanması en iyi ve uygun olanıdır. Ayranda hem doğal olması hem de içerdiği besin maddeleri ve mineraller açısından bu doğal destekleyici gıdaların başında gelmektedir. Ayran ideale en yakın besin olan sütteki tüm besin maddelerini içermesi yanında fermente bir içecek olduğundan süte göre bazı avantajlara da sahiptir. Örneğin laktoz intoleransı olan ve süt içemeyen kişiler, sütteki laktoz parçalandığı için ayranı rahatlıkla içebilir."

Vitamin çeşidi yönünden zengin olan ayranın faydaları

Hayoğlu, ayranın içerdiği proteinlerin yanı sıra çok sayıda vitamin çeşidini de barındırdığını belirterek, şöyle devam etti:

"Ayran, vücut için gerekli olan yağ asitleri ve başta kalsiyum olmak üzere, magnezyum, potasyum, sodyum, fosfor ve çinko gibi mineral maddeler bakımından çok önemli ve faydalı bir kaynaktır. İçerdiği kalsiyum hem kemik erimesini önleme açısından hem de özellikle çocuklarda kemik ve diş gelişimi ve sağlığı açısından oldukça önemlidir. Ayran ayrıca yağda eriyen A,D,E,K vitaminlerinin vücuda alımına da katkı sağlar. Ayran içerdiği laktik asit ve laktik asit mikroorganizmaları sayesinde sindirim sistemini rahatlatır ve düzenler, bağışıklık sistemini güçlendirir, gıda zehirlenmesi ve kanser gibi sağlık problemlerine karşı vücudu destekler, sakinlik verir, dinlendirici, serinletici ve ferahlatıcı özellik gösterir."

Hayoğlu, sıcakların kendini hissettirmeye başladığı bu dönemde insanlara suni ve sağlıksız içecekler yerine hem sağlıkları hem de serinlemeleri için ayran içmelerini tavsiye ettiklerini kaydetti.

Günde bir kase üzüm ye kanser olma.

ÜZÜMÜN FAYDALARI DUYANLARI ŞAŞIRTIYOR.

Üzüm; A vitamini, B1 vitamini, C vitamini, E vitamini, demir, kalsiyum, potasyum, sodyum, magnezyum ve fosfor gibi vitaminler ve mineraller açısından oldukça zengin bir besin. Sağlık sorunlarında getirdiği çözümler ise en az içeriği kadar fazla. Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Çiğdem Bölük Öngüner, üzümün mucizevi etkilerini anlattı.

Üzüm kansere karşı koruyor

Üzümün en önemli özelliği, çok güçlü bir anti-oksidan olmasıdır. E vitamininden 50, C vitamininden ise 30 kat daha fazla anti-oksidan özellik göstermektedir. Bilinen tüm meyveler içinde en güçlü anti-oksidandır. Bu yönüyle de kansere karşı koruyucudur.

Kanser tedavisindeki olumsuzlukları gidermeye yardımcı olur. Özellikle siyah üzümün kabuğunda ve çekirdeğinde anti- kansorejen ve anti-oksidan özellik taşıyan maddeler bulunmaktadır. Araştırmalar bu maddelerin beyin hücrelerini koruduğunu göstermektedir.

Kolesterolü dengeliyor

Üzüm kalp damar sağlığı açısından da oldukça faydalıdır. Yüksek kolesterol problemi yaşayan kişilere kolesterol düşürücü olarak önerilmektedir. Kolesterol üzerine etkisi, iyi kolesterolü yükseltip kötü kolesterolü düşürmesi şeklinde gerçekleşir. Resveratroller, kan damarlarını ve kılcal damarları güçlendirerek damarları korumaktadır. Böylece damar sertliğini önleyerek hem kalp krizi riskini hem de yüksek tansiyon sıkıntısını azaltmaktadır.

Kataraktın düşmanı üzüm

Üzümün içindeki proantosiyanidinler beyin ve karaciğer hasarı üzerine beta karoten, C vitamini ve E vitaminlerinden daha güçlü bir koruyucu etki göstermektedirler. Ayrıca bu maddeler, kanın sulanması ve kan akımının hızlanmasında da görev almaktadırlar. Böylece özellikle gözdeki kılcal damarları güçlendirerek gözün saydam tabakasını korumakta, ilerleyen yaşlarda ortaya çıkan görme bozukluklarının azalmasına da yardımcı olmaktadırlar. Ayrıca katarakt oluşumunu da engellemektedir.

Üzüm cildin yaşlanmasını geciktiriyor

Üzümde bulunan flavanoidler ciltteki kollajen ve elastin dokularını koruyarak erken yaşlanmayı önlerler, cildin sıkı ve elastik olmasını sağlarlar. Hücre yenileyici etkisi ile cildin güzelleşmesine yardımcı olurlar. Üzüm antihistaminik özellikte taşımaktadır. Üzüm çekirdeği histamin salgısını azaltarak alerjiye karşı önleyici etki göstermektedir.

Saçları güçlendiriyor

Flavanoidler, saç hücreleri üzerine de etkilidirler. Saçın büyümesini uyarırken saç hücrelerinde de artışa neden olurlar. Platelet agregasyonunu engelleyerek felce karşıda koruyucu etki göstermektedirler.

Dikkat eksikliğinin ilacı

Üzüm çekirdeği kullanımı deri hastalıklarına iyi gelmektedir. Yapılan çalışmalar, üzüm tüketiminin çocuklarda dikkat eksikliği- hiperaktivite problemlerinede faydalı olduğunu göstermektedir.

Üzüm anti-oksidan ve demir içeriği yüksek bir meyve olması nedeniyle yorgunluğun giderilmesinde etkilidir ve unutkanlığa karşı da koruyucudur. Aynı zamanda üzüm tüketimi C vitamininin etkisini de artırmaktadır. Kan yapıcı özelliği ile üzüm kansızlığa da iyi gelmektedir. Kansızlık için ayrıca üzümden yapılan pekmez ve üzüm suyu tüketilebilir.

Günde 1 kase üzüm stresi azaltıyor

Üzümün posa içeriği de oldukça yüksektir. Hazmı kolaylaştırıcı ve kabızlığı giderici etki göstermektedir. Üzümün, taze olarak günde bir orta boy kase kadar (200gr) ya da kuru olarak 1 kahve fincanı tüketilmesi, yorgunluğun giderilmesine ve stresin azalmasına yardımcı olmaktadır.

Unutulmamalıdır ki; üzüm şeker içeriği de yüksek bir besindir. Bu yüzden şeker hastalarının üzüm tüketim miktarlarına dikkat etmeleri gerekmektedir.

Miranda beni gerçek bir erkek yapacak.

Bieber: Miranda beni gerçek bir erkek yapmaya söz verdi

Ünlü oyuncu Orlando Bloom’un İspanya’nın Ibiza adasındaki Cipriani Restoranı’nın önünde 20 yaşındaki Kanadalı şarkıcı Justin Bieber’i yumruklamasının gerçek nedeni ortaya çıktı.

Sunday People gazetesi konu ile ilgili özel haberinde Bieber’in iki yıl önce bir defilede tanıştığı ünlü model Miranda Kerr’in “onu gerçek bir erkek yapamaya söz verdiğini” söyleyerek övündüğünü; eski eşi ve çocuğunun annesi hakkında söylenen bu sö

Yurt dışı seçmen adayları pek sevmedi!

Katılım oranı %5 de kaldı.


Cumhurbaşkanlığı seçimini sandık başlarındaki gönüllü müşahitleriyle yakından takip eden ’Gurbetin Oyları Grubu’ tarafından ilk tur için yurt dışındaki 2 milyon 722 bin 981 seçmenden şu ana kadar sadece 178 bin 959’unun randevu alabildiği, kullanılan oy oranının yüzde 5 oranında olduğu açıklandı.

’Türkiye’nin Oyları’ ile ’Gurbetin Oyları’ isimli sivil iki kardeş platformları yerel seçimler için 30 Mart 2014 tarihinden yaklaşık 1 ay önce Ortak Nokta Derneği ve Ankara Kent Forumu Derneği öncülüğünde bağımsız gönüllülerin bir araya gelerek Ankara’nın Oyları’nı kurmasıyla çalışmalarına başladı. Tamamen gönüllü bireylerden oluşan, tarafsızlık, yerellik, şeffaflık, işbirliği ilkeleri kapsamında lidersiz ve yatay yapılanan, adil, şeffaf ve temiz seçim için çalıştığı belirtildi.

Gönüllüler, Türkiye’nin Oyları ile 80 ilde, ’Sandık Başındayız’ sivil platformu ile işbirliği içinde İstanbul’da, Gurbetin Oyları ile yurtdışındaki sandıklarda oylara sahip çıkmak için çalışıyor. Gönüllü bireylerin, hukuki çerçevede sandık başında nasıl görev yapabilecekleri eğitim programları aracılığıyla aktarılıyor ve yurt içi- yurt dışında açılan sandıklara yerleştirilmeleri sağlanıyor.

“FENERBAHÇE MAÇINA 7 BİNDEN FAZLA VATANDAŞ GİTTİ AMA OY KULLANMAYA BİN KİŞİ BİLE GELMEDİ”
Danimarka’da oy verme işleminin son gününde oy kullananların sayısının bini bulmaması Büyükelçi Mehmet Dönmez’i üzdü. 4 gün boyunca bizzat sandık başında bekleyen ve görevlilerle, vatandaşlarla ilgilenen Büyükelçi Dönmez “Fenerbahçe maçına 7 binden fazla vatandaş gitti ama oy kullanmaya bin kişi bile gelmedi üzüldüm” dedi.

Türkiye’deki Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Danimarka’da oy verme işlemine ilgi çok düşük oldu. Türkiye’nin Kopenhag Büyükelçisi Mehmet Dönmez, oy hakkı bulunan yaklaşık 3 bin vatandaşımızdan sadece bine yakının oy kullandığını belirterek “Fenerbahçe maçına ilgi oy hakkına ilgiden daha fazla oldu” dedi. Vatandaşlarımızın yıllardır bekledikleri oy kullanma hakkından yeterince yararlanmamalarının kendisini üzdüğünü belirten Büyükelçi Mehmet Dönmez “İlgi beklenenin çok altında. Bugün 4’üncü gündeyiz oy kullananların sayısı toplam bine ulaşmadı. Üzüntü duydum doğrusu. Bugün de fazla vatandaş gelmedi. 30 bin seçmen bulunan Danimarka’da daha çok oy kullanılması gerekirdi. Vatandaşlarımızın bazılarının izinde olması bazılarının da randevu alamamış olması, uzakta olmaları katılımı düşürdü. Ama dün akşam maça 7 bin kişinin katıldığına bakarsak seçime biraz daha fazla katılım beklerdik” diye konuştu. Yeni sezon hazırlıklarını sürdüren Fenerbahçe, üçüncü hazırlık maçında,İspanyol takımı Sevilla ile dün akşam Danimarka'nın başkenti Kopenhag'da karşı karşıya gelmişti.

TWITTER’DAN ANLIK BİLGİLENDİRME

Üç adayın yarıştığı cumhurbaşkanlığı için yurt dışında başlayan seçim sürecinde gönüllüler aracılığıyla bir araya getirilen bilgiler, Twitter üzerinde #GurbetinOylari etiketiyle yayımlanıyor. 10 Ağustos’ta ise, sandıklardan haberler #TurkiyeninOylari etiketinden izlenebilecek.

OY KULLANAN ORANI YÜZDE 5

Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının devam eden oy kullanma işlemine ilişkin Gurbetin Oyları grubundan, seçim gündemine ilişkin bilgiler aktarıldı. 2 milyon 722 bin 981 seçmenden birinci tur için sadece yüzde 178 bin 959’unun (yüzde 6.4) randevu aldığı, 1 milyon 380 bin 909 seçmen sayısıyla en büyük yurt dışı seçmen kitlesine sahip Almanya’da ise bu oranın yüzde 6.6 olduğuna dikkat çekildi.

SEÇİMDEN NOTLAR

Şu ana kadar yurt dışında oy kullanma oranının yüzde 5’e ulaştığı açıklanarak, seçim gündemine ilişkin şu notlar öne çıkarıldı;

* Frankfurt’ta mükerrer oy engellendi. Ailesinden sonra oy kullanmak isteyen bir seçmenin, Kayseri’de Havalimanı’nda da oyunu kullanmış olduğu tespit edildi. * Özellikle Berlin ve Essen’de gönüllü müşahitlerimizin, yasal müşahit kartları yanlarında olmasına rağmen seçimi gözlemlemek üzere sandık alanına girişlerine tamamen keyfi bir uygulama ile izin verilmedi. * Almanya’da bazı bölgelerde tutanakların kapılara asılması konusundaki ısrarlarımız sonuçsuz. * Oy zarfları kağıdının çok ince olması yüzünden çoğu zarfta seçmenin hangi aday için oy kullandığı zarf açılmadan belli oluyor. Bu seçimin adil ve şeffaflığına büyük darbe varabilecek bir etken olarak dikkat çekiyor.

RANDEVU SİSTEMİNİN İPTALİ DAHA BÜYÜK SORUN OLUR

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) randevu sisteminden randevu almış birçok seçmene, seçtikleri zamandan başka bir zamana bir randevu daha verilmesi, yani çifte zaman ataması yapılması nedeniyle ilk gün bazı sandıklarda kullanılan oya oranla yüzde 30 civarında seçmenin geri gönderildiği açıklandı. Çifte randevuların yarattığı sorunlar devam ederken, seçmen sayısının azlığı nedeniyle seçim sürerken randevu sisteminin tamamen iptal edilmesi için YSK’ya ve kamuoyuna yapılan baskının olumlu sonuçlanmasının daha büyük sorunlara yol açacağı belirtildi.

PARTİLERE ’MÜŞAHİT GÖNDERİN’ ÇAĞRISI

İki gündür yurt dışındaki seçimlere düşük katılım nedeniyle randevusuz oy kullanma başvurularının YSK tarafından reddedildiğini de duyuran gönüllüler, şu çağrıda bulundu:

"Bu durum toplu organizasyonlarla randevusuz oy kullanma teşebbüslerine yol açabilir. Özellikle daha kalabalık olması beklenen hafta sonunda denetimi sıkılaştırmak gerekmektedir. Randevu günü dışında ancak ve ancak gümrük kapılarında ve havaalanlarında oy kullanılabilir. Denetlemekle yükümlü olan sandık başkanları ve dış işleri personelinin baskı altına alınması durumunda genelgeye aykırı oy kullananları müşahitler olarak engelleyemeyiz. Gurbetin Oyları olarak, yeterli sayıda temsilci gönderemeyen tüm partileri bir an önce az sayıda sandık görevlilerinin olduğu ülke ve sandıklara müşahit göndermeye çağırıyoruz. Seçim hukukuna ve oylara sahip çıkmak adına, olası tüm usulsüzlüklerin raporlanması ve tutanakların paylaşılmasında desteğinizi bekliyoruz."

CAMİLERDEN TOPLU RANDEVU ÇAĞRISI

Pazar günü için her ülkeden haber aldıklarına da işaret eden Gurbetin Oyları gönüllüleri, "Camiler randevu alma sürecinde çağrıda bulunmuş ve vatandaşlara toplu olarak randevular alınmış. Elbette bunda bir usulsüzlük yok. Ancak otobüslerle sandığa gidecekleri gün pazar. Pazar günü çok kalabalık olacağı ve büyük baskılarla geçeceği beklentisi var" uyarısında da bulundu.

AVUSTURYA'DA 9 BİN OY KULLANILDI

Avusturya'da, 2-3 Ağustos 2014 tarihlerinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi ilk tur oylaması bugün saat 17:00'da sona erdi. Türkiye'nin halk tarafından seçilen ilk cumhurbaşkanının belirleneceği oylamada, diğer ülkelerde olduğu gibi Avusturya'da yaşayan Türk vatandaşlarının da oy hakkına sahip olmasıyla bir ilk gerçekleşti. Avusturya'daki gurbetçilerin kimisi tatil yolundaki gümrüklerde kimisi de çeşitli merkezlerde kurulan sandıklarda oyunu kullanmayı tercih etti. Seçimin ilk turunda kayıtlı seçmen sayısının 104 bin 536 kişi olduğu Avusturya'da, elçilik ve konsolosluk binalarının yeterli olmayacağı düşünülerek Viyana, Salzburg ve Bregenz şehirlerinde çeşitli salonlar kiralandı. Ancak cumhurbaşkanlığı seçimine katılım beklenenin altında kaldı. Avusturya'da, yalnızca 6 bin 559 kişi oy kullanmak için randevu aldı. Görevlilerden alınan tahmini bilgilere göre ise 3 merkezde kurulan 77 sandıkta yaklaşık 9 bin kişi oy kullandı. Katılımın düşük olmasına neden olarak, seçimin gurbetçilerin izin dönemine denk gelmesi ve randevu sistemindeki sıkıntılar gösteriliyor.
BELÇİKA'DA OY KULLANMA SONA ERDİ
Cumhurbaşkanı seçiminde Belçika'da 127 bin 518 kayıtlı seçmenden 8 bin 66'sı oy kullandı.

Brüksel ve Anvers'te kurulan yirmi üçer sandıkta 31 Temmuz-3 Ağustos'ta kullanılan oylar, tutanak tutulmasının ardından siyasi partilerin de üye verdiği seçim komisyonlarının nezaretinde diplomatik misyonlardaki güvenli depolara taşındı. Mühürlü oy çuvallarının 5 Ağustos'ta yine seçim komisyonlarının nezaretinde Almanya'nın Köln kentine götürülerek Türkiye'den gelecek komisyona teslim edileceği belirtildi.

Transparan seven ünlüler



Avustralyalı oyuncu Melissa George, katıldığı bir davette giydiği kıyafet ile ilgi odağı oldu. 37 yaşındaki George, İtalya'nın Milano kentinde düzenlenen Convivio 2014 adlı yardım amaçlı davette uzun siyah bir etek ve boğazına kadar kapalı beyaz bir gömlek giydi. Doğum yaptıktan sonra kısa sürede eski formuna kavuşan George'un kıyafetinin en önemli ayrıntısı gömleğin şeffaf olmasıydı.

Ünal Aysal Mykonos’ta 25 bin euro hesap ödedi

İSPANYOL sanatçı Julio Iglesias ile Yunan sanatçı Antonis Remos, geçtiğimiz hafta sonu Yunan adası Mykonos’un ünlü mekânlarından Nammos’ta aynı sahneyi paylaştı.

 Konseri izleyenler arasında Galatasaray Başkanı Ünal Aysal ve eşi Fani Aysal da vardı. Yunanistan’ın haftalık Proto Thema gazetesi, gecede en yüksek hesabı Aysal çiftinin oturduğu masanın ödediğini öne sürdü. Gazetede yer alan habere göre Ünsal ile eşinin yanı sıra iki otel sahibi Türk’ün de bulunduğu sahne önündeki masaya yaklaşık 25 bin euro hesap geldi. Julio Iglesias’ın 335 bin, Remos’un ise 70 bin euro ücret karşılığında sahneye çıktığı konserde Nammos’un kasasına 1.5 milyon euro girdi.

 Yaklaşık 2 bin kişinin izlediği konserde bilet fiyatları, sahne önündeki masalar için kişi başı 1000, ikinci sıradaki masalar için 600, üçüncü sıradaki masalar için ise 300 euro’ydu.

3 Ağustos 2014 Pazar

Türkmenlere sınır kapıları kapalı

IŞİD Sincar bölgesini ele geçirdi. Siviller panikle kaçıyor. Ankara Türkmenlere ‘pasaport’ soruyor.

Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) haziran ortasında ele geçirdiği Musul’dan Kürt Bölgesel Yönetimi sınırına dayandı. IŞİD, Kürtlerin “Şengal” olarak adlandırdıkları ve Irak ordusunun çekilmesinden bu yana kontrol altında tuttukları Sincar kentini ele geçirdi. Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde bağlı peşmerge güçleri, Suriye sınırına yakın olan kente üç koldan giren IŞİD militanları karşısında dayanamayıp geri çekilirken Zummar kasabası ile etrafındaki petrol sahaları da IŞİD’in eline geçti. Rojava’daki Halk Savunma Birlikleri’ne (YPG) bağlı güçlerin Til Koçer üzerinden yardıma koştukları haberleri geliyor. Sincar’ı kutsal kabul eden Yezidilerin yanı sıra IŞİD’den kaçarak kente sığınmış Türkmenler ve Şabaklar can havliyle bölgeden kaçıyor. Türkiye’nin ise sığınma talebini dile getiren Türkmenlerden “pasaport istediği” öne sürülüyor.

Cumhuriyet'ten Duygu Güvenç'in haberine göre, aralarında çok sayıda Türkmen ve Yezidi’nin de bulunduğu kent sakinlerinin Kürtlerin kontrolündeki dağlara ve Dohuk kentine kaçtıkları bildirilirken AFP’ye konuşan Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Yetkilisi Hayri Sincari, Kürt peşmergelerinin Sincar’dan çekildiklerini belirterek IŞİD bayraklarının kenteki yönetim binalarında dalgalanmaya başladığını söyledi. IŞİD’den yapılan açıklamada da “24 saatlik çatışma sonucu” birçok peşmergenin öldürüldüğü ileri sürülerek Zumar ve 12 köyün ele geçirildiği kaydedildi. Son çatışmalarda Ain Zalah bölgesini de ele geçirdiği kaydedilen örgüt daha önce de dört petrol sahası ele geçirmişti. Musul’dan Suriye’ye uzanan bölgede IŞİD’in bir koridor açması Kürt yönetiminin Sincar bölgesinde kontrolü tamamen kaybedeceği anlamına geliyor.

Rojava’dan takviye
IŞİD ile peşmergeler arasında Zumar’da yaşanan çatışmalar üzerine Suriye’deki Kürtlerin partisi Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) silahlı kanadı olan Halk Savunma Birlikleri’ne (YPG) bağlı güçlerin Til Koçer üzerinden çatışma bölgesine geçtiği bildirildi. ANF’nin geçtiği habere göre, IŞİD’in büyük bir güçle Zumar ve Şengal’e saldırarak Zaho’dan ayırmak istediğini belirten YPG Sözcüsü Polat Can, “Bunun önünü almak için buradayız. Aradaki sınırları kaldırdık. Güneyli kardeşlerimizi IŞİD çetelerinden korumak için büyük bir güçle Güney’e geçtik” dedi. Suriye’nin Rojova bölgesinden yüzlerce YPG’linin de savunmaya katılmak amacıyla Irak Kürdistan Özerk Bölgesi’ne girdikleri belirtilirken Musul’un Rabi sınır kapısının da YPG güçlerinin eline geçtiği bildirildi. IŞİD’e karşı savunmaya KYB güçlerinin de katıldığı kaydedildi. IŞİD, Musul’u ele geçirmesinden sonra Telafer üzerinden Kürtlerin yaşadığı Şengal bölgesini de kullanarak Suriye’ye geçiş için güvenli bölge oluşturmak amacıyla saldırıya geçmişti. Ancak KBY Peşmerge Bakanlığı önceki akşam YPG güçlerinin bölgelerine geçtiğini yalanladı, buna ihtiyaçları olmadığını da savundu.

Türkmenlerden yardım çağrısı
Irak’ın Tel Afer kentinden kaçan çok sayıda Türkmenin sığındığı Sincar’ın IŞİD’in eline geçmesi üzerine buraya sığınmış bulunan yaklaşık 450 aile, dün sabah saatlerinde kaçarak Zaho-Habur sınırına geldi. Bu ailelerden Abbas Beyatlı, “Sınıra kadar geldik. Türkiye bize de kapısını açsın. Bizim pasaportumuz yok ama bize de sığınma versin” dedi. Irak Türkmen Cephesi Telafer sorumlusu Kasım Kara ise dün Türkiye’nin Türkmenlere kapısını açması için Cephe Başkanı Erşad Salihi’ye bu talebi ilettiklerini söyledi. Halen Türkiye’de bulunan Salihi’nin ise bu talebe net yanıt vermediği öğrenildi.

Çoğunluğunu Beyatlı aşiretinin oluşturduğu 400-450 aile adına Cumhuriyet’e konuşan Abbas Beyatlı, “Biz de mülteci olalım. Telafer’den Sincar’a gitmiştik ama sabahleyin orayı da terk ettik. Bizden kimse kalmadı. Beklentimiz, güvenlik sağlanana kadar Türkiye’nin bize de kapılarını açması” dedi. Beyatlı, yanlarında pasaport bulunmadığını belirtirken “Bizden böyle şeyler istenmesin, bizi de bir kampa yerleştirin” talebinde bulundu.

Irak Türkmen Cephesi Telafer sorumlusu olan ve Dohuk’a sığınan Kasım Kara da ilk etapta çok sayıda Türkmenin Türkiye’ye gelmek istediğini ancak zamanla büyük bir bölümünün Güney’e Şii bölgelerine geçtiğini belirtirken bir grubun hâlâ Türkiye’ye sığınmak istediğini belirtti. Kasım Kara Türkiye’den kendilerine yardımların geldiğini ve bazı kamyonları da başkonsolosluk görevlilerinden bizzat teslim aldığını belirtirken “Ancak daha sonra yardımların bir kısmına Kürtler ‘bizim payımız’ diyerek el koydu. Bize yardım ulaştı ama şu anda bölgede dağıtılan bir yardım yok” bilgisini verdi.

Başkonsolosluktan ‘pasaport’ talebi
Öte yandan haziran ayından bu yana başta Musul olmak üzere yaşadıkları bölgeleri terk etmek zorunda kalan ve Erbil’e kadar ulaşan Türkmenlerin birçoğunun Türkiye’nin Erbil Başkonsolosluğu’na Türkiye’ye gitmek için resmen başvurduğu öğrenildi. Bu talebe konsolosluğun, “Ancak pasaportunuzla geçebilirsiniz” yanıtını verdiği belirtildi. Başkonsolosluk yetkililerinin, IŞİD’in yönetimi ele geçirmesi üzerine kaçan Türkmenlere, “Ya yaşadığınız yere gidin, ya da Bağdat’a gidip pasaport çıkartın. Buradan Irak pasaportu çıkartamazsınız” diyerek taleplere olumsuz yanıt verdiği ifade edildi. Oysa Türkmenler, IŞİD’in ele geçirdiği bölgelere dönmeleri halinde çoğunluk Şii olduğu için ölüm tehlikesiyle karşı karşıya. Erbil-Bağdat arasının da güvenli olmadığı biliniyor.

2 Ağustos 2014 Cumartesi

Ünlü gece klübü karıştı.

Son dönemde Bebek Lucca’nın rakibi olarak gösterilen Emirgan’daki ünlü bir gece kulübünde çok ilginç bir hırsızlık olayı yaşandı. Bayram öncesi yaşanan olay film senaryolarını aratmadı.

 Yaptıkları özel partilerle adından sıkça söz ettiren mekanda, 200 bin euro değerinde son model Porsche Carrera S4 marka araç çalındı. Mekana gelen otomobil hırsızı gözüne bir Porsche’yi kestirdi ve çıkışta valeye 100 dolar vererek plakasını söylediği aracı getirmesini istedi. Ardından kendisinin olduğunu söylediği lüks araca binip gözden kayboldu.

 Arabasının çalındığını öğrenen aracın sahibi ise İstinye Karakolu’na giderek şikayetçi oldu. Yaşanan hırsızlık olayı sonrası büyük bir şok yaşayan mekanın işletmecisinin müşterisine arabası bulunamadığı takdirde kendisine yeni bir son model Porsche Carrera S4 alacağını söylediği iddia edildi.

Tuğçe Kazaz Şimdiki genç kızlar Palyaço

Tuğçe Kazaz: "Şimdi ki genç kızlar kendilerini makyaj yaparak daha güzel zannediyorlar.

Podyumların aranılan ismi Tuğçe Kazaz, genç kızların abartılı makyaj yapmasını eleştirdi.

Kazaz, "Makyaj yaparak palyaço gibi dolaşıyorlar" derken sade olmaları gerektiğini vurguladı. 2001 Elite Model Look yarışmasında kazandığı ikinciliğinden bu yana mankenlik kariyerinde fırtına gibi esen Tuğçe Kazaz yeni nesil genç kızları fazla abartılı olmakla eleştirdi. 17 yaşından itibaren podyumlarda boy gösteren ve yurt dışındaki defilelerde de başarısını bu alanda kanıtlayan manken, "Şimdi ki genç kızlar kendilerini makyaj yaparak daha güzel zannediyorlar" dedi.

KENDİLERİNE YAZIK EDİYORLAR

Çoğu mankenin yanı sıra kendisinin günlük hayatında makyajdan uzak durduğunu belirten Kazaz, "Sahne sanatlarında abartılı şeyler görmeyi seviyorum ama sadeliğin verdiği şıklık bambaşka. Yaklaşık 12 yıldır bu camianın içindeyim.  O kadar yaşanmışlık var ki makyajı tercih etmiyorum. Ancak gencecik kızlar çok abartılı makyaj yaparak palyaço gibi dolaşıyorlar. Kendilerine yazık ediyorlar" diye konuştu.

ŞEHİR HAYATI DOĞAMIZI BOZUYOR

Şehir hayatından oldukça bunaldığını da sözlerine ekleyen güzel manken "Bu dünyada yaşayan her insan gibi ben de kendimi kirlenmiş hissediyorum. Çevremizde bizi kirleten çok etken var. Bu kaostan beni uzak tutacak çiftlik hayalim var. Çiftlikte yaşayan insanlara gıpta ediyorum. Bir süreden sonra insanların yavaş yavaş kırsala geçmeleri gerektiğini düşünüyorum. Bu modern yaşam tarzı insanın aslında doğasına uygun değil" ifadesini kullandı.

Bir dizi aşkı daha gerçek oldu!

Küçük Ağa dizisinde de evli bir çifti canlandıran ünlü oyuncular Sarp Levendoğlu ve Birce Akalay gerçek hayatta da evlendi.

Dizide rol almaya başladıktan sonra aralarındaki ilişki aşka dönüşen ve evlilik kararı alan çift Cuma akşamı dünya evine girdi. Küçük Ağa'nın minik yıldızı Emir Berke Zincidi de nikah töreninde dizideki anne babasının yanında yer aldı.

Düğüne sanat dünyasından çok sayıda ünlü isim katıldı.

Zamanında Tuğçe Kazaz iffetini açıp göstermişti.

Tuğçe Kazaz, 'Göğüslerini açan kadın mı iffetlidir' diyerek Türkiye Gündemini gereksiz yere meşgul eden 'Arınç ve kahkaha' tartışmalarına etkili bir giriş yaptı.

Durumu değerlendirmeden önce bazı önemli noktaların altını çizmekte fayda var.
Tuğçe Kazaz 2001'de düzenlenen bir güzellik yarışmasında birinciliği elde ettikten sonra tanınmaya başlanmıştı.  Sonrasında verdiği cesur pozlar ve de Kenan Doğulu ile yaşadığı aşk popülerliğini iyice arttırmış, ondan ayrıldıktan sonra 2005 yılında George Seitaridis isimli bir Yunan vatandaşıyla evlenerek Hristiyan olduğunu açıklamasıyla da gündemi uzunca süre meşgul etmişti. Bu seçimiyle ailesi tarafından reddedilen Kazaz'ın hikayesi yıllar sonra yeniden Müslüman olduğunu açıklaması, türban takarak defilelere çıkmasıyla yeniden ön plana taşınmıştı.

Bugün itibariyle birçok haber kanalının olayla alakalı manşetleri, Tuğçe Kazaz'ın geçmişte verdiği çıplak pozlar ve Din değiştirme tercihlerinin bir çeşit bel altı vuruşları gibiydi. Altını çizmek istediğim noktalar burası.
Bir insan özgür iradesiyle hayatını istediği şekilde yönlendirebilir, çıplak pozlar vermiş daha sonra kapanmayı seçmiş olabilir ya da Mülüman iken Hristiyan veya tam tersi bir inanç içerisinde bulunabilir. Bunların bir insan hayatının geçmişindeki mevcudiyetleri onu suçlamak için kullanılamaz, kullanılmamalı. Buna herkesin dikkat etmesi çok önemli bence.
Neyse gelelim asıl mevzuya, Tuğçe Kazaz'ın, Arınç'ı desteklemesine. Ne demiş peki?
Edepsizce göğüslerinin üzerine 'eylem' yazısı yazıp, kadının en mahrem yerini sokak ortasında açarak kendini basitleştiren bir kadın mı iffetlidir?

Öncelikle bu tip bir açıklama 'Keskelalaka' olmuş, bilerek bu cümleyi kullandım çünkü en doğru karşılık bu. Konu bir kadının kahkaha atmasıyla ilgili söylenen bir fikir değil mi? Çıplaklıkla bunun ne alakası var? Bu karmaşaya sürekli düşüyoruz, birisi bir şey söylüyor öbürü hiç alaksız yere bir beyanda bulunuyor. Kahkaha mevzusu nerede, çıplaklık mevzusu nerede?
Diğer bir husus da 'Size ne' meselesi. Geçmiş yaşantısında verdiği çıplak fotoğraflarla alakalı eminiz ki bir çok eleştiri almıştır Tuğçe Kazaz. Dediğim gibi yeniden Müslüman olmayı seçmesi, türbanlı resimler çektirmesi, fikirlerinin bazı yönlerde gelişmesi tamamen onunla alakalı ancak geçmişte kendisine yapılmasını istemediği, yapıldığında rahatsız olduğu şeyleri bugün başkalarına yapmaya kalktığında işte o nokta bizim konumuz olur.
Femenlerin bir felsefesi var, çıplaklık temelli ancak bedensellikten ziyade Aktivizm kökenli. Bu gerçekliği Tuğçe Kazaz'ın bilmemesi mümkün değil ancak bilmiyormuş gibi davranması olası görüldüğü üzere.
Başka ne demiş?
Dünya tuhaflaşmadı mı? Bizler kendimize tuhaf gelmiyor muyuz? Neden kızıyoruz çıkıp da bir başbakan yardımcısı, sırf kendimizi ait hissetmediğimiz bir partiden diye söylediklerinin bir cümlesini alıp sadece onu söylemiş gibi kullanıp kendimizi ve karşıdakini kutuplaştırmaya çalışıyoruz. Neden; çünkü onlardan mı bizim için? Peki onlar dediğimiz karşı tarafa kızarken kendimizde bir taraf olmuyor muyuz aslında?
Bir cümle alınmadı, Bülent Arınç, 'Toplum içinde kadınlar kahkaha atmamalıdır, bu iffetsizliktir' dedi. Bu cümleyi de tüm diğer söyledikleriyle beraber sarf etti. Yanlış bir düşünceye karşı çıkmak kutuplaştırmak değildir, kutuplaştırma çabalarını ortadan kaldırmaktadır. Bu cümlelerin ardından sağda solda herkes birbirinin gülmelerine kafayı takar hale geldi. Bu gülüyor, bu kahkaha atıyor durumlarına döndük, var mıydı böyle bir şey günler önce. Kim, bir başkasının  nasıl güldüğüne dikkat ediyordu?

Söylediklerini tekrar ve tekrar okudum, farklı bir görüş ya da temeli sağlamlaştırıcı düşünceler mevcut değil.
Sonuç olarak Tuğçe Kazaz, yeniden döndüğü Müslümanlık inancının gereği olduğuna inandığı bir takım açıklamalarda bulunmuş ve kahkaha atmanın iffetsizlik olabileceği fikrini dolaylı olarak kabul etmiş, bunu yaparken de konuyla hiç alakası olmayan kişilerin yaşamlarına müdahale etmiş, karışmış, baskı kurmuştur.
Özet bu sadece, yani nereden baksan tutarsızlık...   

alıntı : radikal